
Neredesin çocukluğumuzun markası?
 Ufak bi umutla da olsa Inter'in kaybedebileceğini,Mourinho'nun küstahlığının,çirkefliğinin tavan yaptığı dönemde olası bir mağlubiyet ile afallayacağını düşünerek oturduk tv başına ve maçı izlemeye koyulduk.
 Lazio-Juventus maçı için yazı yazma gibi bi düşüncem yoktu ama bu gece o kadar lezzetli bir maç tattık ki birilerine anlatmadan,bi yerlere yazamadan geçemeyeceğim.
 "İnişli çıkışlı form grafiği" tabiri vardır ya türk futbol jargonunda,o tabir bu adam için türetilmiş sanki.Fevzi Tuncay,1995 yılında henüz 18 yaşında iken geldiği Beşiktaş'ta bulunduğu 7 sezon içinde en tepeyi ve en dibi görmüş,Anadolu'yu diyar diyar dolaşmış,artık hakkında "Futbolu bırakmış olum" söylentileri çıkmışken tekrar adını duyurmaya başlamış bir kaleci.
 Daum'un Almanya'dan bulup getirdiği şapkalı kaleci Aumann'ın beğenilmemesinden sonra kaleye Hırvat Mrmic geçirilmiş arkasına da Muğlaspor'dan 18 yaşında genç bir kaleci olarak transfer edilmişti.Kaleyi devraldığı ve neredeyse tüm maçlarda oynadığı 1999-00 sezonunun şampiyonunu tayin edecek maçta Galatasaray'a karşı yediği o unutulmaz gol kariyerindeki yükselişin bir anda durmasına ve akabinde yediği hatalı goller ile tepetaklak olmasına sebep oldu.Milli takımın gelecekteki kalecisi olarak adledilen Fevzi sadece Euro 2000 kadrosunda 3.kaleci olarak bulunabildi.Shorunmu'nun gelişi ile 2.kaleci durumuna düştü.2002 yılında Denizlispor maçında yediği hatalı gol,özel hayatındaki sorunları gibi durumlarla artık yönetim ve taraftarın ona olan desteği bitmişti.Her fırsatta Fevzi'nin yerine bir kaleci almak istediğini söyleyen yöneticiler Fevzi'yi Antep'e kiralamışlardı.Gerçi Fevzi'nin yerine gelen Asper-Krajer-Myhre "Gelen gideni aratır" dedirtmişti ya,o ayrı mevzu.
 Antep'te yarım sezon boyunca 7 kez forma şansı bulan talihsiz kaleci sezon sonunda gittiği Samsunspor'da da bir sezon boyunca sadece 1o kez oynayabildi.Henüz 25 yaşında bir kaleci olarak kariyerinin 5.klübü Malatyaspor forması ile 3 sezon boyunca kaleyi korudu.Bu dönem içerisinde kendisini toparladı.3 Büyüklere karşı başarılı maçlar oynayarak adını tekrar duyurdu.Hatta adı tekrar milli takım için bile anılmaya başlamıştı.Fakat 2006'da Malatyaspor'un küme düşmesi ile beraber Fevzi'de takımdan ayrılan oyunculardan olmuş,Süper Lig takımlarından Manisaspor ile anlaşmıştı.Manisaspor'da 1 numara olmayı başaramayıp Bülent Ataman'ın arkasında beklemişti.O sezondan sonra Malatyaspor'a geri dönüp tutunamamış ve başladığı yere Fethiye'ye geri dönmüştü.2008 sezonu sonunda 30 yaşında bir kaleci olarak artık kariyerini bitirme noktasına gelmişken geçtiğimiz Ocak ayında Bank Asya 1.Lig takımlarından Diyarbakırspor'a transfer olarak herkesi şaşırttı.Ve Diyarbakırspor forması ile oynadığı son 4 lig maçında gol yememeyi başardı.
Diyarbakırspor Fevzi Tuncay'ın da iyi oyunları ile Süper Lig'e yükselebilir.Fevzi'de 32 yaşından sonra atlattığı onca badireden,iniş ve çıkışlardan sonra ayakta olduğunu gösterebilir.
 Rüştü'nün kart cezası sebebi ile İBB maçında kaleye geçmesi ve oynadığı oyun ile galibiyette payı olması sebebi ile 12 serisinde sırayı Hakan Arıkan'a verdim.
O maça kadar 1 numara olan Hakan o maçtan sonra sezon bitimine kadar hem Beşiktaş'da hem milli takımda sakatlık-ceza durumları dışı forma şansı bulamadı.Bu sezonun başında yine Liverpool maçına benzer şekilde Ukrayna'nın Metalist takımı ile oynanan maçta da yediği 4 gol sırt numarası olan 84 ile dalga geçilmesine sebeb oldu."Köy takımından 4 gol yedi" diye onu eleştirenler Metalist UEFA'da tur atladıkça afallıyorlardır umarım.