7 Ocak 2009 Çarşamba

Başa dönüyoruz

Yerli kaleci hususunda hep endişeler vardır.Klişedir hatta."Yerli kaleci oynatmalıyız,yerli kalecilere değer vermeliyiz,genç yerli kalecilere şans tanımalıyız hede hödö..." hatta arkasından da hep aynı örnek verilir dimi ; Bak Casillas'a 19 yaşında Real Madrid'in kalesine geçirdiler." Bu tarz endişeleri olan futbol insanları daha da tırssınlar diyorum.Neden mi?

Galatasaray.Kalesini ben bildim bileli yabancı kalecilere vermeden rahat edemez.Ağzı ile kuş tutan kalecinin pasaportunda T.C yazıyor ise Galatasaray kalesinde yeri yoktur.O açıdan Galatasaray'dan yerli kaleci beklentim yok.Aykut'u Orkun'u da zayi sayıyoruz o yüzden.

Trabzonspor.Belli bir kaleci geleneği yok Trabzon'un.Bir ara Akçaabat'tan alıp oynatmak modaydı.O da geldi geçti.Milosevski,Petkovic,Jefferson,Sylva derken onlarda yabancıya alıştı.Tolga Zengin,Ahmet Şahin neyse de Onur'u klübeye mahkum etmeleri fena oldu.

Beşiktaş.Kalecide istikrarı sağlayamayan başka bir Türk klübü yoktur.Son 5-6 yılda Beşiktaş kalesinde Shorunmu,Myhre, Asper,Krajer,Cordoba,Runje olmak üzere tam 6 yabancı kaleci gördü bu gözler.Bunların arkasında harcananlara da bi bakalım; Fevzi,Göksel,Murat Şahin,Ramazan Kurşunlu,Volkan Ünlü.5 adet yerliyi de Beşiktaş kurban etmiş.Liverpool'de 8 yiyen Hakan'ı da günah keçisi yaptılar.Hakan artık ne yapsa ne etse herkezin aklına o 8 gelecek.O da kayıp yani.Olsun sağolsunlar.

Fenerbahçe.Yıllar yılı milli takım kalecileri açıklanırken ilk sırada hep ya Engin (Fenerbahçe) ya da Rüştü (Fenerbahçe) görürdük.Volkan'a da alışmak üzereyken Fenerbahçe'de geleneğini bozma peşine düştü.Bu sezon sonunda muhtemelen bir yabancı kaleciyi bağlamış olacaklar.Volkan Demirel klübede pinekler mi yoksa tası tarağı toplayıp başka takıma mı gider bilemiyorum.Gerçi Fenerbahçe'den ayrılıp yüzü gülen kaleci de gelmiyor aklıma.Engin Dardanelspor'a gitti 2 sene sonra futbolu bıraktı,Rüştü Barcelona'ya gitti anca toparladı kendini,Serdar Kulbilge Kocaeli'ye gitti,küme düşüyor şimdi.

Büyük klüpler yıllar yılı kaleci yetiştirmek şöyle dursun potansiyeli olanları da alıp çürütmekten başka birşey yapmamışlar.Üstelik oynar durumda olan yerli kalecileri de artık yabancıları ile değiştirmeye başladılar.Durum vahim.Milli takım kalesinin özel maçlar hariç büyük takımların dışındaki takımlarının kalecileri tarafından korunduğunu hatırlamıyorum.Yaş itibari ile hatırlamıyor olabilirim,varsa bilenler not olarak eklesin.Anadolu takımları kalecilerini küçümsediğimden yada yetersiz gördüğümden değil.Fakat bu ülkede üst düzey uluslararası maçları oynama şansı olan takımlar bu 4 büyük takım ve onların kalecileri.

Milli takımın oynadığı son maç Avustuya ile hazırlık maçı.Kadroda 2 kaleci var.Volkan Demirel ve Cenk Gönen.Dünya Kupası Elemelerinde bunlara bir de Serkan Kırıntılı eklenecektir.Volkan dışında bu 2 arkadaşın henüz milli forma ile maçı yok.Klüp bazında oynadıkları tek bir uluslararası maç yok.Ve Milli takımın önünde 2 adet İspanya maçı var.O maçlara doğru bu kaleci sorununun gündeme geleceğini tahmin ediyorum.Zira o maçlar Nisan ayında.Yani transfer haberlerinin,"o geliyormuş bu gidicekmiş,şunu alırlar,bunu gönderirler" söylentilerinin futbolcuları en kıllandırdığı dönem.Volkan kendi yerini kaptırma korkusundayken bu 2 gençte büyük klüplere gidebilme heyecanında olacaklar.Milli takımı bıraktığını açıklayan Rüştü; İhtiyaç olursa boynumuz kıldan ince demişti.Allah razı olsun.Belki İspanya maçında gözünde kömür tozu ile çıkıverir sahaya.Belli mi olur?

Sadece İspanya maçı için de değil,elemeler boyunca ve hatta büyük klüplerin yerli kalecilere bu kıyımı devam ettikçe milli takımın kaleci sıkıntısı bitecek gibi görünmüyor.

Hiç yorum yok: