1 Ocak 2009 Perşembe

Tercüme Bürosu


Tony Syvla ile bir röportaj yapılmış.Zamanında forvet oynadığını sonradan kaleci olduğunu,Trabzon şehrine alıştığını,ligdeki konumlarının şans eseri olmadığını vs. şeyleri söylemiş.Ama röportajın en çok dikkatimi çeken kısmı şu oldu;

''Bir tehlike anında arkadaşlarınızın dikkatini çekmeniz gerekebiliyor. Defansif olarak şu şekilde anlaşıyoruz. Ben Fransızca bildiği için Song?la iletişime geçiyorum. Song da İngilizce olarak Cale ve diğer Türk takım arkadaşlarımıza benim direktiflerimi iletiyor."

Hey yavrum hey,savunma savunma değil tercüme bürosu mübarek.Çeşitler Hırvat Kamerun Senegal Türk...Trabzon maçlarında bu tarz bir iletişim sorunu oldu mu bilmiyorum fakat olursa kimse şaşırmamalı.

Ama 4-5 dilde çeviri yerine yabancı futbolculara Türkçe öğrenme konusunda biraz baskı yapmak gerekiyor bence.Klüpler bunu futbolculara dikte etmeli.Bizim futbolcularımız dışarıya gittiği gibi dil kurslarına yazılır,o ülkenin dilini öğrenmek orada futbol oynamaktan daha önemli hale gelir.Mesela Inter,Hakan Şükür'ün kariyerine sadece İtalyanca gibi bir artı sağlamıştır.Futbol namına bişeyler öğrendiğini yada gerçekleştirdiğini hatırlamıyorum.Aynı şekilde Arif,Oktay gibi İspanya'ya giden futbolcularımızın da gider gitmez İspanyolca öğrenmeye başladıklarını hatırlıyorum.Onlar da Hakan gibi yabancı dilleri arasına bir dil daha ekleyip geri geldiler.

Bizde ise her yabancının başına bir çevirmen veriliyor.Hem klübe maddi külfet hemde tam anlamı ile iletişim sağlanamıyor bu şekilde.Ülkemize gelip 4-5 sezon oynayıp tek kelime Türkçe konuşmadan giden yabancılar var. Özellikle 4buçuk sezondur Türkiye'de bulunan Song'un tabir caizse çatır çatır konuşuyor olması lazım.4-5 sezonun geçmesi beklenmeden en azından uzun vadede takımda kalacağı düşünülen oyunculara ve özellikle kalecilere kamp dönemlerinde Türkçe öğretilmeli.

Hiç yorum yok: